scholarly journals Mémoire de la mère : force motrice de l’écriture chez A. Ernaux et D. de Vigan

Author(s):  
María Ángeles Sánchez Hernández ◽  
Karine Marie Payet
Keyword(s):  

En este artículo estudiaremos dos obras dedicadas a la figura de la madre: Rien ne s'oppose à la nuit (Delphine de Vigan) y Une femme (Annie Ernaux). Se trata de revelar el diferente trabajo de narración autobiográfica que las escritoras realizan en estas dos novelas sobre el duelo por la desaparición materna. Este personaje ocupa un lugar esencial en la decisión de escribir de estas hijas-narradoras quienes cuestionan su propio proceso de escritura debido a las particularidades de la existencia de la mujer que fue su madre. La semilla de la vocación literaria nace de esa relación particular entre ellas y de la voluntad de dejar testimonio escrito de retratos de mujer desde puntos de vista innovadores.

2012 ◽  
Vol 86 (1) ◽  
pp. 218-218
Author(s):  
Mark D. Lee
Keyword(s):  

2016 ◽  
Vol 90 (1) ◽  
pp. 198-199
Author(s):  
John T. Booker
Keyword(s):  

2014 ◽  
Vol 88 (6) ◽  
pp. 75-76
Author(s):  
Genevive Alvarado
Keyword(s):  

Organon ◽  
2017 ◽  
Vol 32 (63) ◽  
Author(s):  
Elisa Fernandes Rodrigues ◽  
Sandra Dias Loguercio
Keyword(s):  

O presente artigo parte de um trabalho de tradução do francês para o português do romance autobiográfico L’événement (2000), em que a escritora Annie Ernaux relata e repensa o aborto clandestino que viveu em 1964, na França, a fim de elaborar esse acontecimento traumático. Temos por objetivo apresentar a autora do romance e as características de sua obra, além de refletir acerca da narrativa autobiográfica e da escrita feminina. Como o papel político da escrita é central para a autora, discute-se também a realidade do aborto na França, país onde a prática é legal desde 1975, o que consistiu em uma das principais motivações para a tradução do livro para o Brasil.


Author(s):  
Eylem AKSOY ALP
Keyword(s):  

Annie Ernaux'nun Les Années (Yıllar) adlı eseri yayımlandığı 2008 yılında Fransız yayın dünyasında büyük bir beğeniyle karşılandı ve bu kitap konusunda, her ne kadar klâsik anlamda bir roman olarak sınıflandırılmasa da, “roman total” (tam/bütünleyici roman) nitelemesi yapıldı. Annie Ernaux kanserle mücadele ederken yazdığı, yaşamının son otuz yılı süresince arayışına çıktığı yazma biçimini sonunda yakalayabilmiş; kendi yaşamından yola çıkarak savaş sonrası Fransız toplumu ve kültürüne ilişkin her türden olayı kayıt altına aldığı bu kitabını, bildiği ve tanık olduğu her şeyi ölmeden geride kalanlara iletme kaygısıyla yazmış gibi görünüyor. Kişisel konuları ele aldığı yazılarının arka planında bile hep toplumsal yaşam ve toplumsal yaşamı oluşturan kültürel, siyasi, tarihsel olaylara yer veren Annie Ernaux, bu kitabını tam anlamıyla bir “toplumsal bellek” yazını olarak kurgulamıştır; çünkü bireysel kimliğinin oluşumunda toplumsal olayları nasıl yorumlayıp, nasıl anımsadığımızın ne denli önemli olduğunun ayrımındadır. Yirminci yüzyılın ikinci yarısından başlayarak insan psikolojisinin toplumsal bellekle yakından ilişkili olduğunu düşünen düşünürler artmış, bunun yansımalarına yazarlar eserlerinde yer vermeye başlamışlardır. Bir beceri olarak toplumsal bellek kimi kılgıları canlı tutmaya çalışırken, modern yaşamın bunu sekteye uğrattığı tartışma götürmez bir gerçektir. Bu bağlamda Annie Ernaux, 1940'lı yıllardan başlayarak 2008 yılına gelinceye değin Fransız toplumunun değişik kesimlerinin yaşantılarını kayda almış ve yazar olarak bir etnolog gibi çalışarak, yazınını bireysel yaşanmışlıktan toplumsal bellek boyutuna taşıyabilmiştir. Makalemizde yazarın kaybolmaya yüz tutmuş tüm kültürel ve toplumsal imgeleri ele aldığı ve modern yaşamın unutturma çabalarıyla başa çıkmaya çalıştığı “müze kitabı” bellek yazını çerçevesinde irdelenmeye çalışılacaktır.


Sign in / Sign up

Export Citation Format

Share Document