Otomobil sahipliğini etkileyen faktörlerin farklı regresyon modelleri ile incelenmesi

Bu çalışma, nüfus, tüketici fiyat indeksi (TÜFE), karayolu uzunluğu, GSYİH ve dolar kuru değişkenleri kullanılarak kişi başına otomobil sahipliğini tahmin etmek amacıyla yapılmıştır. Bu amaçla, çalışmada kullanılan veri setine çoklu regresyon analizi uygulanmıştır. Yapılan analizde çoklu bağlantı sorunu olduğu görülmüştür. Bu sorunu gidermek için alternatif regresyon yöntemlerinden Ridge, Lasso ve Elastic-Net regresyon yöntemleri uygulanmıştır. Ridge, Lasso ve Elastic-Net regresyon yöntemleri için belirleme katsayıları sırasıyla 0.953, 0.976 ve 0.952; düzeltilmiş belirleme katsayıları sırasıyla 0.932, 0.972 ve 0.943 bulunmuştur. Aynı yöntemler için hata kareler ortalamaları sırasıyla 6.044, 4.461 ve 4.655 bulunmuştur. Elde edilen bu sonuçlara göre, alternatif modellerinden en küçük hata kareler ortalaması ve en büyük belirleme katsayısına sahip Lasso regresyon yönteminin en uygun yöntem olduğu görülmüştür.

Pozitif Örgütsel Davranışın Örgütsel Bağlılık Üzerindeki Etkisi

Bu çalışmanın amacı; örgütsel alanda yeni bir konu olan pozitif örgütsel davranışın, literatürde pek çok araştırma yapılmış örgütsel bağlılık üzerinde etkisi olup olmadığını belirlemektir. Araştırmanın örneklemini İstanbul ilinde faaliyet gösteren beş farklı imalat işletmesinde çalışan 179 kişi oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama yöntemi olarak anket yöntemi kullanılmıştır. Anket formu üç bölümden oluşmaktadır. İlk bölümde demografik bilgiler, ikinci bölümde pozitif örgütsel davranış ölçeği, üçüncü bölümde ise örgütsel bağlılık ölçeği yer almaktadır. Araştırma sonucu elde edilen veriler istatistiksel olarak analiz edilmiştir. Bu analizler frekans dağılımı, korelasyon analizi ve basit doğrusal regresyon analizidir. Korelasyon analizi sonucunda, pozitif örgütsel davranış ve örgütsel bağlılık arasında pozitif yönlü, istatistiksel açıdan anlamlı bir ilişki olduğu bulunmuştur. Ayrıca basit doğrusal regresyon analizine göre; pozitif örgütsel davranış ve örgütsel bağlılık arasında istatistiksel açıdan anlamlı, pozitif bir ilişki olduğu belirlenmiştir.

Constructing the image of soldiers by using newspaper media during the final phase of war in Sri Lanka

Sri Lanka has experienced an ethnic conflict for nearly three decades (1983-2009). As of any conflict, military forces have played a key role by actively involving in the battlefield during this war. However, it was evident that during different phases of the war in Sri Lanka, the acceptance and the reputation of the armed forces by the civil society have subjected to a great extent of variation. Although protecting the country was their duty, criticisms directed against them because of their military actions. In this context, there was an active attempt to legitimize battle, and media was widely used as a platform for this process. Although a considerable number of literature and researches have been conducted to study the war in Sri Lanka, the lack of studies and literature regarding the soldiers is recognizable. Hence this study tried to fill that study gap by focusing on how print media was used to construct the image of the soldiers in the final phase of the war in Sri Lanka. Therefore, the objective of this study was to critically investigate the role of newspapers in terms of constructing the identity of soldiers during the final phase, from 2006 to 2009. This was based on a discourse analysis of the weekend Sinhala and English newspapers. This study revealed that, different identities have existed towards the soldiers. Furthermore, as another observed fact, the newspapers have widely highlighted and brought forward the humanitarian facet of these soldiers. However, this study was conducted based on the newspapers of only two official languages. This may lead to miss the perspectives from the Tamil newspapers which may have conveyed other opinions about the soldiers and their actions, during these periods.

TÜRKİYEDEKİ 2014-2015-2016 YILLARINDA BİNA İNŞAATI SEKTÖRÜNÜN BİLANÇO VE GELİR TABLOLARININ FİNANSAL ANALİZLERİNİN İNCELENMESİ

Bu çalışmanın amacı inşaat sektörünün 2014-2015-2016 yıllarının bilanço ve gelir tablosuna dayanarak finansal analizinin yapılması ve sektör ortalamalarının yıllar itibari ile karşılaştırarak, inşaat sektörünün genel durumunun makro analizini çıkarmaktır. Araştırmada inşaat sektörünün genel durumu ve karşılaşabileceği finansal riskler hakkında bilgi verilmiştir. Finansal analiz yapılırken rasyo (oran) tekniklerinden faydalanılmıştır. Çalışma sonunda sektörün yıllar itibari ile genel likidite durumu her ne kadar dönen varlıklar yeterli olsa da stok elde tutma süresinin yüksekliği nedeni ile yabancı kaynakları karşılamada sorunlar ile karşılaşabileceği tespit edilmiştir. Mali yapı durumu ise şirket kaynaklarının %80 oranında yabancı kaynaklardan teşekkül etmesi sebebi ile öz kaynak yetersizliği içindedir. Sektörün devir hızları düşük devir süreleri yüksektir. Karlılık durumuna bakıldığında ise sektör ortalamalarına göre sadece 2014 yılında yetersiz bir kar gerçekleşmiş, 2015-2016 yıllarında ise sektör genel olarak zarar etmiştir.

SOSYAL AĞ ANALİZİ VE BİR UYGULAMASI

Çalışmanın amacı, kanatlı hayvan yetiştiriciliği alanında 2002-2019 yılları arasında SCI-Expanded kapsamında yayımlanan makale başlığında “Poulty science” ibaresi olan 338 çalışmayı sosyal ağ analizi ile inceleyerek, son yıllardaki trendleri belirlemektir. Bu kapsamda, Web of Science Core Collection veri tabanında “poultry science” konu başlıklarında tarama gerçekleştirilmiş ve çalışmalara ait bibliyometrik verilere ulaşılmıştır. Kanatlı hayvan yetiştiriciliği konusunda çalışan akademisyen ve araştırmacılara katkı sağlamak amacıyla, poultry science kavramıyla ilgili güncel konular, bu çalışma ile birlikte ortaya çıkarılmıştır. Çalışmalar; yıllara göre yayın sayıları, yayın türleri, atıf analizleri, ülke işbirliktelikleri ve ortak atıf ağları bağlamında incelenmiştir. Ayrıca references, authors and keywords ile references, country and keywords yönelimlerinin belirlenmesinde sosyal ağ analizi kullanılmıştır. Analiz sonuçlarına göre, “poultry science” alanında en fazla yayın yapan dergiler sırasıyla Poultry Science, Animal Nutrition and International Journal of Food Microbiology dergileridir.

COVID-19 PANDEMİ SÜRECİNDE KAHVE TÜKETİM ALIŞKANLIKLARININ EVSEL DÖNÜŞÜMÜ

Bu çalışmada kahve severlerin Covid-19 pandemi sürecinde kahve tüketim alışkanlıklarında meydana gelen değişikliklerin belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla çalışmada Google Forms aracılığıyla pandemi sürecinde kahve tüketim alışkanlıklarını evde sürdürmeye çalışan toplam 42 katılımcıya ulaşılmıştır. Araştırmadan elde edilen verilerin analizinde “sözcük sıklık analizi ve betimsel analiz” kullanılmıştır. Çalışma sonucunda katılımcıların pandemi sürecinde kahve tüketim miktarında belirgin bir artış meydana geldiği, ev koşullarında kahve tüketimine ilişkin birtakım sorunlar ile karşılaştıkları ve 1 Haziran tarihinde başlayan normalleşme döneminde dışarıda kahve tüketimine yönelik tedbirle hareket ettikleri sonucuna ulaşılmıştır. Çalışmada ayrıca pandemi sürecinde katılımcıların ev koşullarında en fazla “filtre kahve, Türk kahvesi ve cold brew” tükettikleri belirlenmiştir.

THE ILLICIT BUSINESS OF SEX, LABOR, AND ORGANS, AND LAWS ADDRESSING TO IT: A STUDY ON HUMAN TRAFFICKING IN INDIA

Human trafficking is a global evil that snatches freedom from millions of people worldwide to make money. It is a multi-billion-dollar industry affecting the lives of vulnerable – such as women, children, and the poor. Human trafficking, in its various ways, affects almost every country of the world, said the United Nations; and India is not an exception to it. Despite having rich legislation to combat the problem, human trafficking remains a significant issue in India. This paper is a study about the potential purposes of human trafficking with a detailed discussion on anti-human trafficking laws in India. While addressing the causes of failure of these laws at implementation level, some suggestions has also been provided in concluding part of the paper

KLASİK TALEP TAHMİN YÖNTEMLERİ İLE BULANIK ZAMAN SERİLERİ YÖNTEMLERİNİN BÜYÜK ÖLÇEKLİ YAPI SEKTÖRÜNDE UYGULAMASI

Talep tahmini tedarik zinciri yönetiminin birçok aşamalarında kullanıldığından güncelliğini korumaya devam etmektedir. Talep tahmini, işletmelerin maliyetlerini ve karlılıklarını doğrudan etkiledikleri için, geçmişten günümüze bilimsel araştırmalar yapılmaktadır. Birçok talep tahmin yöntemleri olmasına rağmen, bu yöntemlerin o işletme koşullarına göre en iyi olanın belirlenmesi gerekmektedir. Bu çalışmanın amacı; yapı sektöründe faaliyet gösteren büyük ölçekli bir işletmenin envanterler yönetiminde, hangi talep tahmin yöntemi veya yöntemlerinin daha uygun olabileceğinin belirlemesi çalışmalarıdır. İşletmenin geçmişteki kayıtlı verileri alınarak; trend analizi, basit üstel düzeltme, çift üstel düzeltme, çarpımsal winters ve toplamsal winters yöntemleri ve ayrıca bulanık zaman serisi yöntemi kullanılarak talep tahmin analizleri yapılmıştır. Hesaplamanın doğru sonuca ulaşılması için hata analizleri yapılmıştır. Bulunan sonuçlar kıyaslandığında işletme için en uygun talep tahmin yöntemi, en düşük ortalama mutlak yüzde hata değerine (%3,6) sahip olan Toplamsal Holt-Winters yöntemidir.

DOĞAL TEKELLER VE TÜRKİYE ENERJİ PİYASALARINDA REGÜLASYONLAR

Günümüzde devletlerin çoğunluğu piyasaya kamu girişimciliği yoluyla değil regülasyonlar yoluyla müdahale etmeyi tercih etmektedir. Regülasyonların ise en yoğun görüldüğü sektörler doğal tekel piyasalarıdır. Teknolojide, toplumda ve ekonomide yaşanan ilerlemeler regülasyonlar konusunun tekrar ele alınmasını gerekli kılmaktadır. Enerji piyasaları doğal tekel piyasası özelliklerine sahiptir ve Türkiye için önem taşımaktadır. Bu çalışmada regülasyonların piyasalara olan etkilerinin incelenmesi amaçlanmaktadır. Bu amaç doğrultusunda önce regülasyonlar konusunda literatür taraması yapılmış ve daha sonra günümüz piyasalarında yaşanan regülasyon deneyimleri ele alınmıştır. Çalışmada regülasyonların piyasa performansını olumlu yönde etkileyebileceği sonucuna ulaşılmıştır.

AN INVESTIGATION INTO THE CHALLENGES FACING THE PLANNING OF EARLY CHILDHOOD CARE, DEVELOPMENT AND EDUCATION [ECCDE] IN GWAGWALADA AREA COUNCIL OF FCT, NIGERIA

This study investigated the challenges facing the planning of Early Childhood Care, Development and Education [ECCDE] in Gwagwalada area council of FCT, Abuja, Nigeria. Descriptive research survey design was adopted for the study. The population of the study comprised sixty (60) respondents. Simple random technique was used to select the population. Questionnaire was used as data collecting instrument for the study. Test-retest was employed to determine the reliability of the instruments. Data collected were analyzed using simple percentage and Chi-square test. The result collected established that there is significant relationship between challenges and planning of early child education programme in Gwagwalada area council. The result also revealed that the following are the challenges facing the planning of early child education programme in Gwagwalada area council of FCT, Abuja, Nigeria; inadequate data/information, inadequate funding of planning, inadequate planning tools, political influence, political instability, administrative bottleneck and poor capacity development programme for educational planners. The result also showed that the implication of challenges facing the planning of early child education programme in Gwagwalada are responsible for poor implementation of early child education programme in Nigeria. The paper recommends that the government should increase the funding of early child education programme.etc.